Babaya Mektup


Merhaba Baba,

 Bugün yine yazasım geldi sana; eskimiş bir zarfı tutarken gözlerim ve karanlığa isyan eden yatağımın başındaki mumla. Merak etme, Annem iyi. Sabah, güneşle beraber alarm kurmuş gibi uyanıp, ekmek yapıp onları satıyor. Bu arada, Ahmet’i okula ben götürüyorum. Ahmet, artık koca adam oldu biliyor musun?  4.sınıfa geçti. En sevdiği ders resimmiş. Kağıtlara seni çizip duruyor.  Yanı başına da hep beni koyuyor. Seni bana çok benzetiyor. “Abi, babam da bu resmi görse mutlu olur muydu?” diye bana soruyor her tuale özlemini çizdiğinde. “Tabi aslanım, sen çok büyük bir ressam olacaksın, babam daha da mutlu olacak” diyorum. Gözlerini bir görsen; ben bakamıyorum bazen. Her gece uyuduğunda gizlice onu öpüyorum; senin bizi öptüğün gibi. “Ben mi ne yapıyorum?”. Yine edebiyatla uğraşıyorum okuldan arta kalan zamanla. Merak etme, derslerimi aksatmıyorum. Edebiyat yine 5, matematik 3 geldi bu sene. Sayılarla pek aram yok bilirsin baba. Zaten çıkarmayı yokluğundan, toplamayı seni göremediğim günleri üstüne ekleyerek, çarpım tablosunu sana sarılamadığım saniyeleri hesaplayarak, bölmeyi ise aynada yansımanı görerek öğrendim. Neyse, edebiyata daha da ilgim arttı. Öykü de yazıyorum artık. Şiir desen hep vardı. Hatırlarsın; bir gün ilk şiirimi yazmıştım. Madenden çıkıp gelmeni beklemiştim evin kapısının önünde saatlerce. Kömür kokan ellerinle şiirimi tutup okumuştun ve alnımdan öpmüştün. “Oğlum sen bir elmas olacaksın. Ancak kömür olman gerek ilk önce.” derken gözyaşlarıma hâkim olamamıştım. Söz vermiştim sana daha da iyi şiirler yazmak için. “Baba ben şair olacağım” demiştim sana ve her gün yazıyorum; sırf senin o güzel kalbine daha çok inebilmek için. Ertesi hafta, geceden başlamıştım dörtlüğüme kelimeleri sığdırmak için. Sanki ormanda kaybolmuş gibiydiler de ben de onları arıyordum. Durmadan yazıp siliyordum sırf baretine sıkışmış düşüncelerden biraz kurtarmak için seni. Yazdım ve bekledim yine madenden dönüşünü. Gölgen büyürdü eve gelirken. Sanki bir rüzgâr eserdi karşıdaki yoldan sen gelirken. Ancak ne rüzgâr esiyordu ne de gölgen gözüküyordu. Annem, dayanamayıp madene koştu. Ahmet, ilk resimlerini çiziyordu. Benim kafamda hâlâ nokta, virgül bir de gözlerine bakacak olan dörtlükler vardı. Annem, emanet olmayan bir gözyaşıyla saatler sonra geldi. Elinde madenden kalan bir miras; senin baretin. Benim elimde ise yetim bir şiir. Yaktım o şiiri. Her taziyeye geleni ünlem işaretiyle kovaladım. Soru işaretiyle baktım gözlerine. Ve noktayla bitirdim her bir günümü. Sen gittikten sonraki ilk şiirimi de bu kömür kokan zarfa sığdırıyorum Aslan Babam. Umarım beğenirsin…

Bir kömür bir nefese bedelken

Elmas mıdır rengi para denen kâğıdın?

Hani yanardı kömür ateşinde?

Gönle yangın düşerken

Taziyeler su serpmiyor ki soru işaretlerine

Barete sıkışmış bir kalp ve cepleri yırtık

Sen gittiğinde kocaman bir noktaydık.

Virgüller yetmiyor uzatmaya cevapları

Varlığın bir elmasken

İki nokta en çok sana yakışırdı…


Like it? Share with your friends!

Batuhan Ulaş
Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olup şu an avukat olarak çalışıyorum. Mesleğimden ziyade edebiyata daha meraklıyım. Edebiyatın insanı insan yapan değerlerden biri olduğunu düşündüğüm için bu sitedeyim.

16 Yorum

Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  1. Son zamanlarda okuduğum ve etkilendiğim en güzel hikaye gerçekten…Kalemine sağlık , başarılarının devamını dilerim. Yazacağın diğer hikayeleri heyecanla bekliyorum 🙂

  2. Konuyu işleyişiyle birlikte çok beğendim. Biraz daha noktalama işaretlerine dikkat etmen metni daha iyi bir noktaya getirir. Tebrikler.

    1. Çok teşekkürler Ferhat. Eleştirin için de ayrıca çok teşekkür ederim. Bundan sonra noktalama işaretlerine daha da dikkat etmeye çalışcam. Okumaya ve yazmaya devam :)))

  3. Çok beğendim. Duygunuzu betimlemelerinizle yansıtmanız başarılı. Okurken bir ara tüylerim diken diken oldu. Tek bir olumsuz eleştirim olacak. Böylesine güzel bir yazının daha çarpıcı bir giriş cümlesi olmalı. Kaleminize sağlık 👏

    1. Çok teşekkürler yorumunuz için ve ayrıca eleştiriniz için de ayrıca çok teşekkür ederim. Daha dikkatli olmaya çalışıcam.

  4. O kadar yaşattınız ki, gözyaşlarıma hakim olamadım okurken. O yüzden kendimi sormaktan geri alamayarak sormak istiyorum; Babanız sağ ve salimdir inşAllah?

  5. En çok beğendiğim hikayelerinizden biri bu Batuhan Bey. Gerçekten çok etkileyici bir yazım tarzınız var. En kısa zamanda yenilerini bekliyoruz. Tebrikler 👌🏻

    1. Çok teşekkürler Özlem Hanım 🙂 İnşallah daha çok okuyarak daha iyilerini yazacağım. Her yazımı okuduğunuzdan dolayı ayrıca teşekkürler 😊

  6. Çok içten, etkileyici acı kimisini erken yakalıyor. Babaniz sizinle oralardan gurur duyuyordur Kaleminize kuvvet .Tebrikler