Bembeyaz


İnsan unuttuğunu,hatırladığını unutarak yaşar. Her aşık olduğunda daha öncesi olmamış gibi ilk bir üstünlük her bitenin ardından da sonluk bir cümle ile nokta koyar. Bazen de hiç ölmeyecekmiş gibi düşünür. Her yaş ölüm için çok erkendir mesela. Hafızanın kişiliğin üzerinde oynadığı roller sürekli renk değiştirir. Yaş aldıkça hem geride kalan hem de önünde bekleyen yıllarını boyar durur insan. Birçok  kişi için özlem pembedir. Burnunda tütüşünü izler seyre dalarsın. Korku siyahtır. Zifiride kaçar durursun. Pişmanlık gridir. Keşkelerin açıklı koyulu tonlarına bulanır kalırsın. Kırmızı aşktır. En tatlı zehir olur damla damla akar tüm bedenini esir alır. Yeşil bahardır. Cemreler düşer tomurcuklar saçılır. Umutsa mavidir. Aydınlık bir gökyüzüne hayaller uçuşur birer birer martılara eş hep daha yükseğe. Tutku yükseldikçe bir zerre de korku katar yüreğe çivit mavisine döner bu sefer umut, hırçın bir deniz olur ağzından köpükler saça saça baş kaldırır zamana.

Tabi ki gökkuşağının  her bir tonu hayata katılan bir tecrübedir ve gereklidir. Fakat insanı insan yapan hayattan alacaklı gibi bir rengin peşinde koşarak mutlu olmayı hedeflemekten ziyade bütün renkleri içinde barındıran beyazın kendisini yaşamaktır.Zamanla demlenen ruh beyaz değil midir sizce? Saça düşen akları düşünün. Tel tel yağar karlar gibi yıllar yılı biriken duygular. 

Hayal olur yağar pupa yelkenli olur.Umut olur yağar martı olur. Ölüm olur yağar peşi sıra gelen bulut olur. Her açılan günün sayfası beyazdır. Bir renkler armonisidir hayat bembeyaz.

Mine Tapınç


Like it? Share with your friends!

İncetezat Edebiyat
Kişisel yazılarınızı bize göndererek sitemizde yer almasını ve daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayabilirsiniz. https://www.incetezat.com/misafir-yazarlik/

0 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir