Dört Mevsim Kadın

Beni anlayabilirsin. Çünkü ben senim, anlattıklarım sensin.

Ben bir kadınım… Bir gün çok severken bir gün nefret edebilirim yanımdaki erkekten.  Çünkü kadınım ve benim doğam böyle işliyor. Nasıl mı? Hadi takılın peşime duygusal gel-git anlarımdan birlikte geçelim.

Ben her ay karanlık bir dönemden geçerim. Bedenimden dışarı kırmızı bir sıvı sızar. Bildiğin üzere adet kanıdır bu. Eski kültürlerde kutsal sayılırdı bu kan. Anaerkilden- ataerkile geçtiğimizde kirlilik, hastalık diye aktarıldı günümüze. 

Tüm o bildiklerimizi unuttuk. Eğer sende bu yazıyı okuyor ya da dinliyorsan değerinin anlaşılması için sende bir adım attın demektir.

Adet olmuyorsan bile aynı süreçler tüm kadınlar için geçerlidir. Kendi ruh halinden dönemini yakalayabilirsin.

Adet kanının devam ettiği 6 günlük sürecin kış dönemidir.  Pek sosyalleşmek istemem İçime kapanırım. Bedenimi sıcak tutmam, kendimi dinlemem gereken bir dönemdir. Eskiden ısıtıcılar olmadığı için rahmi, bedeni soğuktan korumak için banyodan uzak durulması gerektiği söylenirmiş. Artık her yer sıcak her yer Paris. Ama yine de bu dönemde başını, ayağını sıcak tut.

Kimse bilmez ama ben bilirim. Bedenim, dur der kış döneminde.

“Dinle! Bak sana bir şey anlatıyorum. İçten gelen bilgelik sana bir şeyler göstermek istiyor. Kendini çözmen için sana kendini anlatmaya çalışıyor. İçsel rehberliğini takip edemiyorsan rüyalarına bir bak belki oradan yakalayabilirsin kendini.  Bilincine rüya yoluyla işaretler yollarım.  Mesajım sanadır rüyada gördüğün kişilere değil. Absürd olaylar çıkarırım düşlerinde.  Sembol diliyle bedeninin dehlizlerine tıktıklarını gün yüzüne çıkarabilmen içindir tüm bu çabam.”

Zeki Kadın Arketip Dönemi

Ta derinlerimden duygular fışkırır yüzeye.  Kanın benden çıkıp gitmesi gibi çözmem gereken durumlar benden akmayı bekler.

Hayatımızda yolunda gitmeyen işler için dipten-dipten kalbimize-kalbimize vurulan bir dönemdir kış dönemi. Senin fark etmeni bekliyor. 28 günde bir seni bekliyor.

Nereye koşturduğumu anlamlandıramadığım bu dünyada, ayın belli günleri durup kendime dönmemi, dinlememi kimse beklemiyor benden.

Her gün aynı duyguları yaşamam beklenir.   Eğer bastırmıyorsan, tıkmıyorsan dehlizlerine bir şeyleri, daha çok beklerler aynı duygularla yaşayabilmeni.  Tıktıkların gün gelir menopoz döneminde kapını tırmalar.  Tıkmadığımda ise “yine geldi bizim hanıma hey-heyler” der kocan.

Ayın gökyüzünde ki durumu gibi benim de değişikliklerim vardır oysa. Kadın ayın hallerinden her gün etkileniyorken bu erkekler için ayda birdir. Gel şimdi işin içinden çık bakalım. Kadın-erkek birbirini anlasın bakalım. 

Ayın halleri koskoca okyanusu etkiliyorken bedenimin yüzde sekseni su iken duygularımda gel-git yaşamam normal olmaz mı sence?

Yapılan son araştırmalar adet kanının kanser dahil çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanabileceği yeni bir kök hücre kaynağı olma potansiyelini ortaya çıkarıyor. Buna ne dersin? Nasıl geliyor kulağa?  Eski metinlerde adet akıntısı çiçek olarak resmedilmesinin bir anlamı olabilir mi?

Yine eski kabilelerde adet dönemlerinde kadınlar bir araya gelir. Kırmızı çadır içinde kız kardeşlik çemberi oluşturup hissettiklerini, kadınlığa dair konuları konuşurlardı. Çadırın en bilge kadını tüm bildiklerini diğer kadınlara anlatırdı. Kadının adet dönemlerinde kutsal bir dönemden geçtiği çoluk çocuk tarafından herkesçe bilinirdi.  Benim çocukluğumda ise hatırladığım tek şey spor da yaparım adette olurum ped reklamlarıydı.

Bakire Arketip Dönemi

“Ben her bahar…”

Kanın akmasının durduğu zaman içime bahar gelir. Açılmaya başlarım. Coşku gelir sevinç gelir ilham gelir. Adetin bitiminden sonra ki 6 gün İlkbahar dönemidir. Bakire arketip dönemi diye anılır yani konuşmalarımda ve davranışlarımda açık sözlü olduğum, kendim için en iyi olanı seçme kapasitemin  en yüksek olduğu dönemdir.  Aynı zamanda kararlarımı alırken elalem örgütünden etkilenmediğim dönem. Her ne yapıyorsam buna yürekten katılırım. Hayat hep ilkbahar olsun isterim.  Kucak açarım herkese. Kadın arkadaşlarıma çok iyi dost olurum.

Erkekler “kabak çiçekleri açtı” der ama bende mevsim kiraz…

Anne Arketip Dönemi

Bir hafta böyle mutlu-mutlu yaşarken yaz dönemim gelir. Bir hafta da yaz mevsimini yaşarım. Cıvıl-cıvıl. Coşarım. Kimse tutamaz beni. Aynı zamanda anne arketip dönemidir yani yumurtlama dönemi şefkatli, besleyiciyimdir.  Bir şeyler doğurmak üretmek zamanıdır. Artık fikirlerimi uygulamaya geçirebilirim eh tabii yumurtlama dedik cinselliği arzuladığım dönemdir haliyle. Cinsel cazibemin arttığı dönem.

Yaz dönemi açılırım sosyalleşmek isterim. Dış dünyaya yönelirim. Gülmek, eğlenmek isterim.  Yaşama sevincim tavan yapar.

Vahşi Kadın Arketip Dönemi

Sonra gelirim Sonbahara. 

Adet öncesi olan bir haftalık süreye.  Yavaş-yavaş içe çekilmelerim başlar. Progesteron ve östrojen seviyem düşer. Uyumak isterim kimse bana dokunmasın dilerim. Ağlamaya daha meyilliyim belirteyim.  Ağladığım konulara dikkat etmem gerekir kendimin üst versiyonuna geçmem orada saklı olabilir.

Sonbahar dönemi vahşi kadın arketip dönemidir. Aslında kendimi gerçekleştirmek içindir tüm vahşiliğim. Fark etmeye başlarım yaşadığım hayatı, bulunduğum yeri, potansiyelimi. Görmemezlikten geldiğim konuları görmeye başlarım. Canımı yakar. Tık-tık ta içerilerden uyarı sinyalleri yine gelmeye başlar. Beni gör- beni gör derinleş, ört bas etme gelen duyguları bak orada derin farkındalık saklı der içsel rehberim.

Sonbahar dönemimin ruhsal açıklığına kulak verebilirsem eğer açılımlar yaşarım. En anlamlı fikirler adet öncesinde ki 1-2 gün önce gelir. İçsel rehberliğinden görüldü mesajı düşer önüne. 

Sadece kadınların değil beylerin de partnerinin adet dönemlerini takip etmesi ilişkilerinde çok işlerine yarayacaktır benden söylemesi.  İlişki demek dehlizlere beraber inebilmek egosal beraberlik yerine gerçek sevgiyi yaşayabilmektir.  İlişki sadece kafa dengi aktiviteler yapmak demek değildir.

Aynur GÜLEÇAL