Bu his sanki ikram edeni kırmamak için kola sevmediğim halde ve ayrıca zararlı olmasını bilmeme rağmen içmeye benziyordu. Bu his beni bireysel gelişim yoluna itti. Mutlu değildim.
İçimde bir paket var, duygularla dolu ve rengârenk. Bir de bilgisayar var, fikirler, düşünceler ve analizlerle dolu. Bir cep telefonu olarak tanımlasam kendimi, içindeki oyunlar ve fotoğraflar duygularım, sistemin kendisi de mantığım olurdu. Yıllarca wifi bağlantım olmadığına inanıp, kendim direkt olarak internet bağlantımı gerçekleştiremediğim için bende internet bağlantısı yok sandım. Ve telefonun içindeki uygulamalarla yetinip, sistemde aslında gereğinden fazla potansiyel olduğunu da hep fark ettim ve internete bağlanmanın nasıl bir şey olduğunu başkalarından dinledim. Hatta tadına bakmak için onlarınkinden bağlanma peşinde koştum. Evet, bu harika icat, potansiyel var! Bunu biliyorum ama bağlantım hata veriyor giremiyorum. Sabrım ve azmim size minnettarım. Bedava wifi olan bir yer bulacağım diye de çok emek verdim ve çok yoruldum. Verdiğim emekler ve geçtiğim yollar sayesinde bu gün kendi sistemimde kendi internet bağlantım olduğunu, açıp direkt bağlanma özgürlüğümü elime aldım artık, nihayet. İnternetin güzelliklerini, merakla öğrenmeyi KEŞFETME VAKTİ artık. Kendi bağlantım ve Wi-Fi şifreme sahibim.
Her birimizin elinde olan bu internet bağlantıları hem derya deniz bütüne bağlı, hem de bütünün aynı ve minik parçası.
Şimdi içmek istemediğim kolayı bırakalı 5 yıl oldu. Tadını bile unuttum ve kolaylıkla İSTEMİYORUM, HAYIR demeye başladım. Yeeey! Bu bilinç çok güzel, gelsene!
Sevgilerimle
Hilal ŞERİFOĞLU
ilginç bir kişisel kazanım 🙂
Sevgilerimle