
Yazarı: Halid Ziya Uşaklıgil
Yayınevi: Can yayınları
1.Baskı: 1901
Sayfa sayısı: 401
Kitabı inceleme sebebim: Alanında yazılmış klasik bir eser oluşu ve yazarın tasvirler, betimlemeler, ruhsal çözümlemeler ve hikâye etme konularındaki yeteneğini ve sanat kudretini göstermesi. (Mehmet Rauf son sözünden alınmıştır.)
Kitabın konusu: Başkahramanımız Nihal; Onun annesinin ölümünden sonra yalıda mürebbiyesi, babası ve kardeşi Bülent ile mutlu yaşantıları devam ederken babasının kendisinden çok genç bir hanımla yeniden evlenmesi vesilesiyle Nihal’in yaşadığı ruhsal buhranlar, incinmişlikler, fırtınalar. Roman Nihal’in on iki yaşında çocukluktan genç kızlığa geçtiği dönemde başlıyor ve on beş yaşına geldiği üç yıllık dönemi ele alıyor. Çok derin çözümlemeler yer alıyor. Arka planda Adnan beyin yeğeni Behlül ile genç hanımı Bihter arasındaki tutkulu yasak aşk anlatılıyor. Nihal’in ruhundaki derin sevgi ihtiyacı, masumluğu, saflığı yanında içinde biriktirdiklerinin anlaşılamamasıyla yaşadığı kriz durumları da veriliyor.
Kitabın kendi alanı içindeki yeri ve önemi: Derin ruhsal çözümlemelerin yanında, edebi dili, hikâye etmedeki başarısı ve dönemi düşünüldüğünde arka planda seçilen cesur konu (yasak aşk).
Halid Ziya Uşaklıgil: 1865-1945 yılları arasında yaşamıştır. Uşaklı bir aileden gelir. İstanbul’da doğar sonra İzmir’e yerleşir. Bir yandan edebiyatta kendini geliştirirken Fransızcadan çeviriler yapar. 1884 de İzmir’de Nevruz gazetesini çıkarır. 1896 da Mai ve Siyah’ı tefrika eder. Ardından Aşk-ı Memnu gelir. !908 e kadar baskılardan dolayı yazı hayatına ara verir. Cumhuriyetin ilanından sonra Yeşilköy’deki köküne çekilir ve eski romanlarının dilini sadeleştirerek yeni baskılarını hazırlar.
Kitabın özeti: Kitap Göksu deresindeki sandal sefası ile balar. 12 yaşındaki Nihal ince ruhlu hassas babasına ve kardeşine çok düşkün biridir. O yıl babası kendisinden çok genç bir hanım olan Bihter’le(22 yaşında) ikinci evliliğini yapar ve yalıya genç eşin gelmesiyle Nihal buhranlar yaşamaya başlar. Bir anda hayatlarına yeni eşin annesi Firdevs Hanım ve kızı Peyker gibi bir sürü aşina olmadığı insanlar girer. Nihal kendini çok yalnız hissetmeye başlar kardeşi Bülent ve Adnan beyin yeğeni olan Behlül’ün de Bihter’e yakın olmaları gibi pek çok olaya ilaveten yalı çalışanlarının evden kovulması Nihal için çok zorlu olur. Babasına kendini anlatama gittikçe yalnızlaşır içine çekilir. En çok da Bihter ile Behlül arasındaki yasak aşkı öğrenmesi onu hırpalayacaktır.
Kitaptaki dil: Kitabın ilk baskısı Arapça yazılmış, Latin harflerine geçilmesinden sonra 1939 da yeni harfli ilkyazı yazılmıştır. 1945 yılında dili sadeleştirilmiştir. Kitabın dili betimlemeleri, ruhsal özümlemeleri dikkate alındığında çok başarılıdır.
Teşekkür ederiz Arzucum, sevgilerle…
Ben teşekkür ederim ilgin ve ziyaretin için