Bir Bardak Çayın Kokusu Bir de Sen


Bir bardak çayın kokusunda ilişti gözlerime hayalin.

Buharından mıdır nedir kokusuyla bir oldu resmin.

Hani inceden de yağmur var ya dışarıda,

Caddeler boyunca tüm ıslanmışlığımla.

Bir bardak çay kokusu bir de sen,

Isıttınız işte yüreğimi demir parmaklıklarından arınmış bir gerçekliğin en güzel hayalinde.

Olmayacak bu akşam bir efkârın en acı demi,

Vurmayacak bu akşam dalgaların en şiddetli hüzün rengi,

Bir de gülüşün tenince vurdu mu yüreğimi,

Doğmayacak bu akşam karanlıkların o en gaddar iç çekişleri.

Yağmurun rengiyle boyanmışken inceden inceye.

Sevda harı düştü bu akşam tenimden yüreğime.

Hani vardır ya bazı şarkıların jilet kesiği buruklukları.

Düşmesin bu akşam gönül pencereme suskunluklar,

En taze özlemler sarmışken beni.

Es vermeyelim bu akşam kelimelere.

Ne şarkılar sussun ne de biz.

Ben sana nasılsın diye başlayım.

Sen seninle iyiyim de.

Ben zaten özlemlerin tüketmiş olsa da iyi olurum senin bir tek gülüşünde.

Hadi gel, gel de sen de güzel bir cevaptan sonra nasılsın de.

Bir bardak çayın kokusunda iyileşelim sevgi denen güzelliklerle.

Gel, yeter ki gel.

Sev bile demiyorum artık.

Sevdiğimi bil yeter.

Sen bana nasılsın de bir papatyanın yağmur kokan en güzel özlemleriyle.

Ben sana bir aşkın anatomisini anlatıyım.

Çay kadar sıcak,

Gülüşlerin kadar güzel,

Hasretin kadar narin,

Yokluğun kadar kederli,

Ama gelişin kadar güzel koskoca bir dünya sevgisiyle.

Bir bardak çayın kokusu bir de sen,

Çayca içilesi bir bekleyişle nasıl da seviyorum seni bir bilsen.


Like it? Share with your friends!

Serkan Emir
Ben bir yazar aday adayı olarak pek çok yazı ve kitap çalışması yapıyorum. Okumayı ve yazmayı çok seviyorum ve bu anlamda insanın en iyi dostunun, sırdaşının ve psikiyatristinin kendi kalemi defteri olduğunu düşünüyorum.

4 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir