Arzu Ayman | İnce Tezat https://www.incetezat.com Sat, 30 Jan 2021 20:09:15 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.6.1 https://www.incetezat.com/wp-content/uploads/2018/09/thumbnail_favicon.png Arzu Ayman | İnce Tezat https://www.incetezat.com 32 32 Empati https://www.incetezat.com/deneme/empati/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=empati https://www.incetezat.com/deneme/empati/#comments Wed, 03 Feb 2021 09:00:00 +0000 https://www.incetezat.com/?p=5604 Geçenlerde Sinan Canan’ın “empati” konusundaki bir videosunu izledim. Öğrendiklerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Empati kök olarak; em “içinde”, pati ise “duygu” demek. Yani aynı duygu içinde bulunabilmek, duygudaşlık olarak tanımlanıyor. Akılla ilgisi yok, duygusal bir mesele, bazıları daha yatkın. Beyin görüntüleme konularında kadınların daha yatkın olduğu görülüyor. Beyin görüntüleme merkezlerinde erkek ve kadınlara çeşitli duygusal yüz...

The post Empati first appeared on İnce Tezat.]]>

Geçenlerde Sinan Canan’ın “empati” konusundaki bir videosunu izledim. Öğrendiklerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Empati kök olarak; em “içinde”, pati ise “duygu” demek. Yani aynı duygu içinde bulunabilmek, duygudaşlık olarak tanımlanıyor. Akılla ilgisi yok, duygusal bir mesele, bazıları daha yatkın. Beyin görüntüleme konularında kadınların daha yatkın olduğu görülüyor.

Beyin görüntüleme merkezlerinde erkek ve kadınlara çeşitli duygusal yüz ifadeleri gösterilerek beyinlerinin hangi bölgelerinin aktif olduğuna bakıldığında; erkeklerde görme bölgesi ve bilişsel değerlendirme merkezi aktif, yani karşısındakinin duygusunun adını koyabiliyor. Oysa kadınlarda, görme bölgesi, bilişsel değerlendirme merkezi ve duygusal merkezlerde devreye giriyor yani aynı zamanda karşıdakinin duygusunu da hissedebiliyor. Yani adını koymakla kalmıyor.

Bilişsel empati, “karşı tarafın duygusunu anlamak”; duygusal empati ise, “karşı tarafın hissettiği duyguyu yaşamak, hissetmek” anlamına gelir.

Duygudaşlık bizim ortak hareket etmemizi sağlıyor toplumsal bir varlık olarak. Öğrenilen bir kısmı ve doğuştan gelen bir kısmı var.

1990’lı yıllarda ortaya atılan duygusal zeka sayesinde, karşı tarafın duygularını okuyabilme becerisinin hayatta birebir başarıyla alakalı olduğu  aktarılmaktadır.

Empati temel duygularımızdan bir tanesidir. Çocukluk döneminde gelişir ve anne tarafından aktarılır. Beyin dünyaya geldiği zaman ne yapacağını bilmeyen tek organımızmış bu yüzden ilk öğretmeni anne. Beyin, annenin davranışlarını kopyalayarak öğreniyor. Otizm ise, empati yeteneğinin yerle bir olduğu beyindeki nöral bağlantı problemi olarak görülüyor. Bu yüzden lütfen çocuklarımızla yüz yüze oynayarak onları hayatın içine çekmeye çalışalım…

The post Empati first appeared on İnce Tezat.]]>
https://www.incetezat.com/deneme/empati/feed/ 4
İnsanın Evi Anlaşıldığı Yerdir https://www.incetezat.com/deneme/insanin-evi-anlasildigi-yerdir/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=insanin-evi-anlasildigi-yerdir https://www.incetezat.com/deneme/insanin-evi-anlasildigi-yerdir/#comments Tue, 19 Jan 2021 09:00:00 +0000 https://www.incetezat.com/?p=5509 Geçenlerde sosyal medyada dolaşırken bu sözü görmemle geçmişe bir yolculuk yaptım adeta. Çocukluk ya da ergenlik döneminde sizin kendinizi yeterince ifade edemediğiniz anlarda , (yargılandığınız , suçlandığınız ya da boş bakışlarla anlaşılmadığınızı hissettiğiniz o anlarda) ne hissederdiniz , yaşadığınız ortam size ev gibi gelir miydi hiç. ‘’ İnsan anlaşıldığı yerde çiçek açar ‘’ diyordu başka...

The post İnsanın Evi Anlaşıldığı Yerdir first appeared on İnce Tezat.]]>

Geçenlerde sosyal medyada dolaşırken bu sözü görmemle geçmişe bir yolculuk yaptım adeta.

Çocukluk ya da ergenlik döneminde sizin kendinizi yeterince ifade edemediğiniz anlarda , (yargılandığınız , suçlandığınız ya da boş bakışlarla anlaşılmadığınızı hissettiğiniz o anlarda) ne hissederdiniz , yaşadığınız ortam size ev gibi gelir miydi hiç.

‘’ İnsan anlaşıldığı yerde çiçek açar ‘’ diyordu başka bir yerde de. Ne kadar doğru gerçekten. Sizi can kulağıyla dinleyen , duygularınıza önem veren kişilerin yanında siz de çiçek açmaz mısınız.

Leb demeden leblebi’yi anlayan , kendimizi ifade etmek zorunda kalmadan anlaşıldığımız ortamlarda hepimiz çiçek açarız bence de. Mevlana bunu dilsiz dudaksız konuşmak olarak tanımlıyor , bu tanımda çok hoşuma gider benim. Böyle insanlar varsa çevrenizde kıymetini bilin derim , nadir rastlanır onlara çünkü. Hatta günümüzde o kadar az rastlıyoruz ki , nesilleri tükenmeden korumaya almalıyız gibi geliyor bana.

Duyarlı ve hassas olmak çoğunluğun gözünde aptallık ve enayilik olarak görülebiliyor , oysa ne kadar kıymetli değerler. Bu dünyada halen yaşayabiliyorsak bu insanlar sayesinde yaşadığımızı düşünüyorum , sokak hayvanlarına , çevreye , kadına , doğaya duyarlı bu zarif insanlar … yerine göre elini taşın altına koymaktan çekinmeyen , toplumsal duyarlığı arttırmak için çaba sarf edenler sayesinde.

Bazen de elimizin altındakilere alışıp yanımızdayken kıymetini bilmek yerine kaybettikten sonra değerini anlıyoruz ki geçmiş olsun derim. Çünkü artık giden gitmiştir. Peyami Safa ; ‘’sabırlı insanlara dikkat edin onların sabırları tükendiğinde gemileri değil , limanları yıkarlar ‘’ derken ne kadar haklı.

Özdemir Asaf ‘’ ah benim dağ gibi durup , dal gibi kırılan kalbim ‘’ derken ne güzel anlatmıyor mu aynı gerçeği.

Ev deyince bende sıcak duygular hissedebildiğim yerler aklıma gelir , yoksa mecburen yaşamak zorunda olduğum yerler ya da kişiler değil. Bazen bir otel odası bile size ev sıcaklığını verebilir duruma göre. Ya da sadece iç dünyanızla baş başa kaldığınız doğanın içindeki bir bank bile bunu hissettirebilir yeter ki siz onu duymaya hazır olun.

Kalabalıklar içinde yalnızlıklar daha acı gelir bana. Orada görülmez ve duyulmazsınız çünkü. Varlığınız değer görmez , anlaşılmazsınız ve tıpkı sulanmayan çiçekler gibi kuruyup ölürsünüz günden güne.
Birilerinin gözlerinde ve yüreğinde anlaşıldığınızı hissettiğiniz yer sizin gerçek evininizdir.

Arzu AYMAN

The post İnsanın Evi Anlaşıldığı Yerdir first appeared on İnce Tezat.]]>
https://www.incetezat.com/deneme/insanin-evi-anlasildigi-yerdir/feed/ 2
Vuslat Zamanı https://www.incetezat.com/siir/vuslat-zamani/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=vuslat-zamani https://www.incetezat.com/siir/vuslat-zamani/#comments Mon, 04 Jan 2021 09:00:00 +0000 https://www.incetezat.com/?p=5410 Kurtulmalıyım yüreğimdeki yüklerdenBazen başkalarından gitmek gerekKendinle buluşabilmek için Zamanı gelen her vedaYeni bir merhabaya gebedir çünkü Çok oldu bu yola çıkalıHesaplar kesildiGidenler uğurlandı çoktan Sızlıyor solumdaki boşlukHissettiriyor kendini son zamanlarda Beklemedeyim artıkYoluma çıkacak ve yüreği ile gelecek olanı Sustuklarımı duyanBir bakışımdan anlayanKalbimi yormayacak olanı Gurbetin alasını yaşadım benŞimdi vuslat zamanı Sakın“Yükünü kaldıramayacağın kalbeElini tutamayacağın insana...

The post Vuslat Zamanı first appeared on İnce Tezat.]]>
Young couple is running on country road in mountain.

Kurtulmalıyım yüreğimdeki yüklerden
Bazen başkalarından gitmek gerek
Kendinle buluşabilmek için

Zamanı gelen her veda
Yeni bir merhabaya gebedir çünkü

Çok oldu bu yola çıkalı
Hesaplar kesildi
Gidenler uğurlandı çoktan

Sızlıyor solumdaki boşluk
Hissettiriyor kendini son zamanlarda

Beklemedeyim artık
Yoluma çıkacak ve yüreği ile gelecek olanı

Sustuklarımı duyan
Bir bakışımdan anlayan
Kalbimi yormayacak olanı

Gurbetin alasını yaşadım ben
Şimdi vuslat zamanı

Sakın
“Yükünü kaldıramayacağın kalbe
Elini tutamayacağın insana talip olma”

Arzu AYMAN

The post Vuslat Zamanı first appeared on İnce Tezat.]]>
https://www.incetezat.com/siir/vuslat-zamani/feed/ 2
İlişkiler Hakkında https://www.incetezat.com/deneme/iliskiler-hakkinda/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=iliskiler-hakkinda https://www.incetezat.com/deneme/iliskiler-hakkinda/#comments Mon, 21 Dec 2020 08:48:29 +0000 https://www.incetezat.com/?p=5376 İlişkiler söz konusu olduğunda hepimizin ne çok söyleyeceği var değil mi , yüreğimizde birikenler dilimize kadar gelip çıkamayanlar … Birkaç gündür okuduğum kitaplarında etkisiyle kafamı çok meşgul ediyor bu konu. İnsan doğası gereği toplumsal bir varlık ve bağ kurma ihtiyacında ama bugüne kadar kurduğunuz her türlü ilişki biçimine bakarak ne kadar mutlu ya da doyumlu...

The post İlişkiler Hakkında first appeared on İnce Tezat.]]>

İlişkiler söz konusu olduğunda hepimizin ne çok söyleyeceği var değil mi , yüreğimizde birikenler dilimize kadar gelip çıkamayanlar …

Birkaç gündür okuduğum kitaplarında etkisiyle kafamı çok meşgul ediyor bu konu. İnsan doğası gereği toplumsal bir varlık ve bağ kurma ihtiyacında ama bugüne kadar kurduğunuz her türlü ilişki biçimine bakarak ne kadar mutlu ya da doyumlu olduğunuzu söyleyebilir misiniz ? özellikle günümüz teknoloji çağında ne kadar gerçek ilişkiler kurabildiğimizi hiç düşündünüz mü. Özellikle pandemi sonrası insanların evlere kapanması ve evden çalışmaların artmasıyla sanal ilişkilerin yoğunluk kazandığı araştırmalarla kanıtlanmış durumda. Ve daha da üzücüsü bazılarımız bunları gerçek ilişki sanabiliyor (özellikle daha kısıtlı bir sosyal çevresi olanlar)

Geçenlerde çok tanınmış yazarlarımızdan biri , imza gününde kendine kitap imzalatan bir okurunun tepkisini anlatıyordu. ‘’beni nasıl tanımazsınız sosyal medyadan arkadaşız ‘’ diye sitem edince yazarımız da ‘’ hanımefendi benim beş bin takipçim var hepsini nasıl tanıyabilirim ‘’ demiş. Ne kadar ironik değil mi ?

Bence tanışıklık ve arkadaşlık kavramlarını da birbirine karıştırmamak gerekiyor , biz bir yerlerde tanıştığımız herkesi arkadaşımız sanabiliyoruz. Oysa sadece tanışıyoruz. Arkadaşlık ilişkisinde karşılıklı bir bağ vardır tek taraflı değildir. Sadece merhaba, nasılsın düzeyinde kurduğumuz mecburi ilişkilerde bence arkadaşlık kapsamına girmezler. Arkadaşlık iki tarafında hakkını vermesi gereken bir kavram bana göre. Alma –verme dengesi önemli. Hayat zaten genelde denge üzerine kurulu değil mi ?

Hiç düşündünüz mü günümüzde neden bu kadar yüreği yorgun insan var diye. Bazıları sadece talep ederken diğer bir gurupta kendini feda edercesine ilişki içinde kaybolmayı göze alarak vermeyi tercih ediyor ama sonunda tükenmişlik yaşayıp kendine içine çekiliyor , yalnızlığı tercih eder hale gelebiliyor. Sonra da onlara bakıp ukala diye nitelendirebiliyoruz. Oysa sadece yorgunlar, anlaşılmayı , sıranın kendilerine gelmesini beklemekten yorgun düşmüşler bir de böyle bakmayı deneyin lütfen.

Eş ya da sevgili ilişkisine bakarsak , ‘’Dibini göremediğin suya dalmadığın gibi emin olmadığın sevgiye de teslim etme kendini üzülürsün ‘’ diyor Mevlana.

‘’ Belki bir gün kalbimi yormayan birine denk gelirim diye yaşıyorum ‘’ diyor Reşat Nuri Güntekin.

Bebeklik döneminde anneyle güvenli bağ kuramayan yetişkinler erişkin olduklarında kendilerine ilgi ve sevgi kırıntısı gösteren çok yanlış insanların peşine takılıp gidebiliyor ve çok yara alıyorlar. Bu konuda önce anne ve anne adaylarımızın kendini yetiştirmesi gerekiyor. Bebeğin fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarına anında cevap verdiğinizde bebek güvenmeyi öğreniyor önce anneye sonra dünyaya. Maalesef bunu öğrenme fırsatı bulamamış olanlarımız anneden sonra dünyayı da güvenilecek bir yer olarak göremiyor ve sonunda istemedikleri, istismar ve ihmale uğradıkları ilişkilerde bile gitmeyi bilemiyor o yanlış ilişkide kalabilmek uğruna ne savaşlar veriyorlar sonuç her iki taraf içinde hüsran olabiliyor.

Charles Bukovski ‘’Bazen kendine gelmen için başkalarından gitmen gerekir‘’ derken ne güzel söylüyor.

Bir kitapta okumuştum ‘’çocuklar ne kadar büyürse büyüsün, sevilmedikleri yaşta kalırlar‘’ diyordu çok etkilenmiştim. Bu yüzden önce kendimizi sevmeyi, olduğumuz halimizle kabul etmeyi, öz sevgi ve öz şefkati öğrenmemiz ve hayatımıza sokmamız gerekiyor. Yeter ki isteyin ve gayret edin bu konularda çok yayın ve video var günümüzde. Yoksa gerçek sevgiyi ayırt edemeyip yanlış ilişkilerde kaybolabiliyorsunuz.

Son sözüm; Allah yolunuza da solunuza da hep bahar yüzlü, sıcak yürekli insanlar çıkarsın, yüreğimize yüreği ile gelenleri nasip etsin. Sevgiyle kalın hep.

Arzu AYMAN

The post İlişkiler Hakkında first appeared on İnce Tezat.]]>
https://www.incetezat.com/deneme/iliskiler-hakkinda/feed/ 2
Dopamin Orucu https://www.incetezat.com/deneme/dopamin-orucu/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=dopamin-orucu https://www.incetezat.com/deneme/dopamin-orucu/#comments Fri, 04 Dec 2020 09:00:26 +0000 https://www.incetezat.com/?p=5324 Bu konuda yazmamı yazarlık atölyesinden bir arkadaşım rica etti dün. Son günlerde sosyal medyada bu konu hakkında bilgiler çok fazla ve kafa karıştırıyor ‘’ senin alanın, sen ne düşünüyorsun merak ediyorum ‘’ diyerek beni yönlendirdi ve ekledi lütfen çok kısa olmasın biraz uzun olsun diye. İyi de yaptı aslında çünkü ne zamandır konu sıkıntısı çektiğimden...

The post Dopamin Orucu first appeared on İnce Tezat.]]>

Bu konuda yazmamı yazarlık atölyesinden bir arkadaşım rica etti dün. Son günlerde sosyal medyada bu konu hakkında bilgiler çok fazla ve kafa karıştırıyor ‘’ senin alanın, sen ne düşünüyorsun merak ediyorum ‘’ diyerek beni yönlendirdi ve ekledi lütfen çok kısa olmasın biraz uzun olsun diye. İyi de yaptı aslında çünkü ne zamandır konu sıkıntısı çektiğimden elim yazmaya gitmiyordu.  

Dopamin vücudumuzda doğal olarak bulunan kimyasal bir madde, görevi vücudumuzdan beynimize sinyaller iletmek. Duygusal tepkilerimizi ve eylemlerimizi kontrol etmek. Ödül ve haz sistemi üzerinde de etkili, özellikle bağımlılıkla mücadelede etkisi çok önemli.  

Kitap okurken dikkatinin dağıldığını söyleyen pek çok kişinin sosyal medyada yerinden kalkmadan saatler geçirebildiği günümüzde bu konu ilgi çekmiş. Yapılan araştırmalarda sosyal medyanın aşırı dopamin salgılattığı belirlenmiş. Bunu nasıl mı yapıyorlar, her daim yeni içerik vererek …oyunlarda da durum aynı, kolaylıkla haz ve ödül sistemi devreye giriyor. Vücut dengesi bozuluyor çünkü kısa odaklı ödüller söz konusu. Oysa gerçek yaşamda ödülü hak etmek için gayret sarf etmemiz gerekir. Böylelikle anlık hazlara daha fazla maruz kaldıkça zihin yetinmiyor hep daha fazlasını istiyor. Çünkü zihin farklı olanın peşindedir.  

Peki bu durumla nasıl baş edebiliriz gelelim bu konuya, öncelikle kendimize 24 saatlik ya da haftalık oruçlar koyarak başlayabiliriz. Çalışmıyorsanız telefonunuzun bildirim sesini kapatarak belli saatlerde kontrol edebilirsiniz. Ya da iş dışı arkadaşlarınızla günün sadece belli saatlerinde mesajlaşabilirsiniz böylece her an telefon elinizin altında olmaz. Akşam belli saatlerde kapatarak kendinizi engelleyebilirsiniz. Sevdiklerinizle daha kaliteli vakit geçirebilirsiniz. Bu yolla kirlenmiş zihinlerimizi detoxla arındırabiliriz.  

Sosyal medya gibi aşırı yemek ya da alışveriş bağımlılığı içinde bu bahsettiklerim uygulanabilir. Dışarıdan sipariş vermek yerine evde sağlıklı yemekler yapmak, doymuş yağlardan uzak durmak, her istediğinizde değil sadece acıktığınızda yemek, müzik dinlemek ama sakinleştirici müzikler. Yeterli uyumak, güneşten olabildiğince faydalanmak, gün içinde kısa yürüyüşler yapmak ya da egzersizi alışkanlık haline getirmek vb… 

Dopamin orucu; kişiye davranışsal esnekliğini geri kazanması için, bağımlılık yaratan davranışları belli zaman aralıklarıyla kısıtlayarak, bunlarla dürtüsel yolla baş edebilmesini sağlamaktır. 

Siz ya da çocuğunuz için bu söylediklerimi uygulamaya koyarak kolayca başarabilirsiniz ama her şeyden önce gönülden istemeniz ve kararlı olmanız gerekir. Her şeyde olduğu gibi zorlamak ters etki yapabilir. Önce inanmalısınız sonra uygulamalısınız.  

Yerine kitap okumayı, sanal sohbetler yerine gerçek arkadaşlarla doğada buluşmayı seçerek ya da meditasyon yaparak zamanınızı daha verimli geçirebilirsiniz. Kolay gelsin diyorum. 

Arzu AYMAN

The post Dopamin Orucu first appeared on İnce Tezat.]]>
https://www.incetezat.com/deneme/dopamin-orucu/feed/ 4
Altı Şapkalı Düşünme Tekniği https://www.incetezat.com/deneme/alti-sapkali-dusunme-teknigi/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=alti-sapkali-dusunme-teknigi https://www.incetezat.com/deneme/alti-sapkali-dusunme-teknigi/#comments Thu, 12 Nov 2020 09:00:00 +0000 https://www.incetezat.com/?p=5268 Bugün size bir teknikten bahsetmek istiyorum aile içinde ya da arkadaşlarınızla bir nevi oyun gibi de oynayabileceğiniz farkındalık yaratan güzel bir düşünme tekniği. Örneğin başınıza bir olay geldi sonrasında siz ya da karşı taraf beklenmedik tepkisel bir cevap verdi . işte böyle durumlarda birazdan sayacağım farklı renkteki şapkaları taktığınızı hayal ederek , o şapkanın gerektirdiği...

The post Altı Şapkalı Düşünme Tekniği first appeared on İnce Tezat.]]>

Bugün size bir teknikten bahsetmek istiyorum aile içinde ya da arkadaşlarınızla bir nevi oyun gibi de oynayabileceğiniz farkındalık yaratan güzel bir düşünme tekniği.

Örneğin başınıza bir olay geldi sonrasında siz ya da karşı taraf beklenmedik tepkisel bir cevap verdi . işte böyle durumlarda birazdan sayacağım farklı renkteki şapkaları taktığınızı hayal ederek , o şapkanın gerektirdiği düşünme şekliyle cevap vermenizi isteyeceğim. Böylelikle her şapkada bir farkındalık kazanacaksınız.

Genelde toplum olarak başımıza bir olay geldiğinde otomatik olarak kırmızı şapkayı takmaya eğilimliyiz. Yani olayın bizde uyandırdığı duygularla ani tepkiler verebiliriz. Bazen de olumsuz bakarız işin kötü yönünü görmeye yatkın oluruz. (siyah şapka) gelin şimdi bu şapkaların her birine bakalım.

  1. Beyaz şapka ; ‘’gerçekte ne oldu ‘’ sorusunun cevabıdır. Duygulardan arınmış ve dramatize etmeyen bakış açısı
  2. Kırmızı şapka ; ‘’şu anda ne hissediyorum / olay bende hangi duyguları tetikledi sorusunun cevabı …Olay bizde hangi duyguları uyandırdı.
  3. Siyah şapka ; olumsuz ve kötümser bakmak ama kanıt olması lazım.
  4. Sarı şapka ; ‘’uzun vadede olumlu tarafları olabilir mi ‘’ sorusunun cevabı. Durumun olumlu ve fırsata dönüşebilecek yanlarını görebilmek.
  5. Yeşil şapka ; her şeyi düzeltmeye gelen süper kahraman. Çözüm yöntemlerine dikkat çeker.
  6. Mavi şapka ; diğer tüm renkleri dinledikten sonra seçenekleri gerçekçi şekilde analiz eder.

Örneğin çocuğunuz bir öfke problemi yaşadı ve kırmızı şapka tepkileri veriyor , öncelikle ona beyaz şapkayı anlatıp yorum katmadan olayı anlatmasını isteyebilir ardından sırayla sarı ve yeşil şapkaları takmasını ve o şapkalara göre tepkiler vermesini destekleyebilirsiniz.

Ya da eşiniz kötü bir gün geçirdi ve siyah ya da kırmızı şapka tepkileri verdiğinde ona zaman tanıyarak önce beyaz şapka ardından sarı ,yeşil ve mavi şapkaları takarak duruma bakmasını tavsiye edebilirsiniz.

Dilerseniz altı renkte küçük kartonlar kesip , konuşanın hangi şapkayı taktığını somut olarak görebilmek için o rengi elinizde tutabilirsiniz. Bu çocuklarla oynarken çok işe yarayacaktır. Kolay gelsin diyorum.

Arzu AYMAN

The post Altı Şapkalı Düşünme Tekniği first appeared on İnce Tezat.]]>
https://www.incetezat.com/deneme/alti-sapkali-dusunme-teknigi/feed/ 2
Bakışınla Aydınlanır Dünya https://www.incetezat.com/siir/bakisinla-aydinlanir-dunya/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=bakisinla-aydinlanir-dunya https://www.incetezat.com/siir/bakisinla-aydinlanir-dunya/#comments Sun, 11 Oct 2020 09:00:00 +0000 https://www.incetezat.com/?p=5137 Aydınlanır dünyamBir bakışınlaİçim ısınır gülüşünleHazan yağmurlarında bile Baharlar gelir bir andaHüzün yanığı gözlerimeVarlığım anlam bulurVarlığınla Sürgün verir kurumuş dallarYeşerir çimenlerMeyve verir ağaçlar Sevgin ve merhametinBakışlarından kalbime geçerÇoğalır ve evrene karışırız Kendimi görürümGözbebeklerindeAyna oluruz birbirimize Arzu AYMAN

The post Bakışınla Aydınlanır Dünya first appeared on İnce Tezat.]]>

Aydınlanır dünyam
Bir bakışınla
İçim ısınır gülüşünle
Hazan yağmurlarında bile

Baharlar gelir bir anda
Hüzün yanığı gözlerime
Varlığım anlam bulur
Varlığınla

Sürgün verir kurumuş dallar
Yeşerir çimenler
Meyve verir ağaçlar

Sevgin ve merhametin
Bakışlarından kalbime geçer
Çoğalır ve evrene karışırız

Kendimi görürüm
Gözbebeklerinde
Ayna oluruz birbirimize

Arzu AYMAN

The post Bakışınla Aydınlanır Dünya first appeared on İnce Tezat.]]>
https://www.incetezat.com/siir/bakisinla-aydinlanir-dunya/feed/ 4
Haz Peşinde Koşan İnsanoğlu https://www.incetezat.com/deneme/haz-pesinde-kosan-insanoglu/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=haz-pesinde-kosan-insanoglu https://www.incetezat.com/deneme/haz-pesinde-kosan-insanoglu/#comments Fri, 25 Sep 2020 09:00:19 +0000 https://www.incetezat.com/?p=5084 Bu mevzu içimde demlenerek dolaşıp duruyor son günlerde. Hiç mi merak etmez bu dünyaya neden geldiğini, varlığının bir amacı olup olmadığını bu insan denen varlık. Hiç mi sorgulamaz. Hadi gün içinde bir koşturmacadır gidiyor, akşam evine geldiğinde ya da gece başını yastığa koyduğunda bugün ne yaptım diye hiç mi sormaz. Haz ve mutluluk kavramları o...

The post Haz Peşinde Koşan İnsanoğlu first appeared on İnce Tezat.]]>

Bu mevzu içimde demlenerek dolaşıp duruyor son günlerde. Hiç mi merak etmez bu dünyaya neden geldiğini, varlığının bir amacı olup olmadığını bu insan denen varlık. Hiç mi sorgulamaz.

Hadi gün içinde bir koşturmacadır gidiyor, akşam evine geldiğinde ya da gece başını yastığa koyduğunda bugün ne yaptım diye hiç mi sormaz.

Haz ve mutluluk kavramları o kadar iç içe geçmiş ki günümüzde bu ikisini karıştıran ya da haz almayı mutluluk sanan ne kadar çok kişi var şaşırıyor insan.

Haz denilen şey anlıktır, sevdiğin bir yemeği yersin ya da istediğin bir şeyi satın alırsın o anda biter. Oysa mutluluk öyle mi ya mutluluk koşulsuzdur, sebeplere bağlı değildir, ta içinizde hissettiğiniz bir şeydir. Ve asla para ile satın alabileceğiniz bir şey değildir.

Mecburen buluşmak zorunda olduğunuz biriyle yediğiniz en lüks lokantada ki yemek mi yoksa en sevdiğiniz yanında huzur duyduğunuz kişiyle sahilde kayalara oturup yediğiniz balık ekmek mi diye sorsanız benim için mekândan çok yanımdaki önemlidir. İçindeki huzuru, yaşamdan aldığı keyfi size bakışlarıyla yansıtan biriyle sadece kahve içmek bile insana neler kazandırır bir düşünün. Bu dünyada sahip olduğumuzu sandığımız her şeyin bir emanet olduğunu öğrenince bunların bir değeri kalıyor mu ki zaten.

0-2 yaş arası bebekler sebepsiz mutludur, temel ihtiyaçları karşılanıyorsa sürekli gülerler. Çünkü korteks dediğimiz beyin zarı gelişimini tamamlanmamıştır ve sol beyin daha gelişmemiştir. Analiz ve kıyas yapamazlar. Ne zaman 2. Yaşın sonunda corteks gelişimi tamamlanır, bebek artık çocuk olur ve ego gelişmeye başlar. Her şeye ‘’benim ‘’ der.

‘’ bu araba benim / anne benim / oyuncak benim ‘’ demeye başlar. O zamandan ona paylaşmanın zevkini yaşatabilirseniz önemli bir alışkanlık kazanmasına yardım edersiniz.

‘’ evet canım o oyuncak senin ama arkadaşınla paylaşarak oynarsan daha çok zevk alabilirsin ‘’ oynamadığı oyuncakları onunla birlikte seçerek ihtiyacı olan başka bir çocuğa onun vermesini sağlarsanız diğer çocuğun gözlerindeki mutluluğu ömür boyu unutamayacaktır. 3-6 yaş dönemi bazı değerlerin kazandırılması açısından çok önemlidir. Çevreye, doğaya, hayvanlara ne kadar duyarlı olduklarını onları izleyerek görebilirsiniz. Yeter ki bu duyarlıklarını bizler öldürmeyelim.

Kısacası çocuklarımız merhamet gibi zaten temel değerle donanımlı olarak doğuyorlar ama onları kirleten bizim kültürel mirasımız. Atalarımızdan getirdiğimiz kodlarla çocuklarımızın fabrika ayarlarını bozan genelde bizleriz. Dikkatinizi çekip biraz düşündürmek istedim , sevgiyle kalın.

Arzu AYMAN

The post Haz Peşinde Koşan İnsanoğlu first appeared on İnce Tezat.]]>
https://www.incetezat.com/deneme/haz-pesinde-kosan-insanoglu/feed/ 4
İnsan Olabilmek https://www.incetezat.com/siir/insan-olabilmek/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=insan-olabilmek https://www.incetezat.com/siir/insan-olabilmek/#comments Wed, 09 Sep 2020 11:18:40 +0000 https://www.incetezat.com/?p=5043 İzliyorumRüzgarın doğaylaHiç bitmeyen muhteşem dansını Yumuşak adımlarlaMeltem esintisi tadındaYalayıp geçiyor yüzümü , bedenimi Her biriHem farkında bütünün bir parçası olduğununHem de bağımsızlığının Çözmüşler sistemi sankiYa da hiç umurlarında değil Ne fark eder kiSonuçta kabul halindeler olanı İnanmıyorum benEn gelişmiş varlığın insan olduğuna Adına insan denen varlıkKaybolup giderken sorgulamalar içindeYuvarlanıp dururken bir kaosun ortasında Diğer canlılar...

The post İnsan Olabilmek first appeared on İnce Tezat.]]>

İzliyorum
Rüzgarın doğayla
Hiç bitmeyen muhteşem dansını


Yumuşak adımlarla
Meltem esintisi tadında
Yalayıp geçiyor yüzümü , bedenimi


Her biri
Hem farkında bütünün bir parçası olduğunun
Hem de bağımsızlığının


Çözmüşler sistemi sanki
Ya da hiç umurlarında değil


Ne fark eder ki
Sonuçta kabul halindeler olanı

İnanmıyorum ben
En gelişmiş varlığın insan olduğuna

Adına insan denen varlık
Kaybolup giderken sorgulamalar içinde
Yuvarlanıp dururken bir kaosun ortasında


Diğer canlılar çözmüşler sistemi
Beklentisizler en azından
Eminler yarınlarından


Siz hiç gördünüz mü
Bugün karnı doyan bir hayvanın
Yarınki rızkını düşünüp üzüldüğünü

The post İnsan Olabilmek first appeared on İnce Tezat.]]>
https://www.incetezat.com/siir/insan-olabilmek/feed/ 6
Baskın Sevgi Dilinizi Biliyor Musunuz? https://www.incetezat.com/deneme/baskin-sevgi-dilinizi-biliyor-musunuz/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=baskin-sevgi-dilinizi-biliyor-musunuz https://www.incetezat.com/deneme/baskin-sevgi-dilinizi-biliyor-musunuz/#comments Mon, 24 Aug 2020 09:00:16 +0000 https://www.incetezat.com/?p=4979 Yıllar önce Gary Chapman ‘ın 5 sevgi dili kitabını okumuştum. Bugünlerde nedense yine aklıma takıldı. Kurduğumuz ilişkilerde kendimizin veya karşımızdakinin sevgi dilini bilmenin ve buna göre davranmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırladım. İsterseniz önce bu 5 dile bir bakalım. Onaylayıcı kelimeler kullanmak –kaliteli zaman geçirmek – hediye alıp vermek – hizmet eylemleri...

The post Baskın Sevgi Dilinizi Biliyor Musunuz? first appeared on İnce Tezat.]]>

Yıllar önce Gary Chapman ‘ın 5 sevgi dili kitabını okumuştum. Bugünlerde nedense yine aklıma takıldı. Kurduğumuz ilişkilerde kendimizin veya karşımızdakinin sevgi dilini bilmenin ve buna göre davranmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırladım.

İsterseniz önce bu 5 dile bir bakalım. Onaylayıcı kelimeler kullanmak –kaliteli zaman geçirmek – hediye alıp vermek – hizmet eylemleri ve fiziksel temas.

Diyelim sizin sevgi diliniz, sevdiğiniz kişiyle kaliteli zaman geçirmek ve ondan onaylayıcı kelimeler duymak olsun, siz o zaman sevildiğinizi hissedip mutlu olurken, Onun bundan hiçbir haberi yok o sevgisini hediye alarak ya da size hizmet ederek (size yemek yaparak vs.) gösterdiğini sanıyor.

Sonra da bunları yaptığı zaman sizden beklediği karşılığı alamayınca mutsuz oluyor, yeterince sevilmediğini sanabiliyor.

Ya da bir başkası sevdiğine bol dokunarak fiziksel temasla sevgisini göstermekten hoşlanırken karşısındakinin dili bu değilse ona garip gelecektir.

Onaylayıcı kelimeler duymak, onaylanmak hepimizin hoşuna gittiği halde nedense bekleriz ama karşımızdakini yeterince doyurmayı unutabiliriz. Oysa sadece kadınlar için değil erkekler içinde çok önemlidir. (bu arada erkekler için saygı görmek /kadınlar için sevgi ve güven ilk sıradaymış)

Mesela bana sorarsanız; kaliteli zaman geçirmek, onaylayıcı kelimeler duymak ve yeri geldiğinde fiziksel bir temasla dokunulmak diğerlerinin önüne geçebilir. Hediye almak ya da hizmet eylemleri diğerlerinden sonra gelebilir. Hatta çok da önemli değil. Ama anlaşabilmek istiyorsanız hatta sevdiğinizi ve sevildiğinizi gerçekten hissetmek istiyorsanız önce kendinizin sonra partnerinizin sevgi dilini öğrenmenizde ve buna uygun davranmanızda fayda var.

İnternette bu alanda çeşitli testler var ya da kitabın sonunda… Kolay gelsin diyor kolaylıklar diliyorum.

AŞK ÇABAYA DEĞER…

The post Baskın Sevgi Dilinizi Biliyor Musunuz? first appeared on İnce Tezat.]]>
https://www.incetezat.com/deneme/baskin-sevgi-dilinizi-biliyor-musunuz/feed/ 4