Kış Masalı


Kar Tanesiyim ben. Karlı bir günde bulduğun için verdiğin isim. Annem ve kardeşlerimin sesini duyuyorum uzaktan: bana sesleniyorlar. Birazdan yanlarına gideceğim ama sana söylemek istediklerim var.

Soğuk bir kış günüydü. Açtım, üşüyordum ve korkuyordum. Kar dedikleri şey yağıyordu gökyüzünden iri taneler halinde. Annem ve kardeşlerim gitmişti. Açlık ve soğuk değildi pes etmelerine neden olan. İnsanların işkencesiydi. Uyumuşlardı ve bir daha uyanmamışlardı. Küçüktüm farkında değildim olanların. Ama zaman geçtikçe anlayacaktım buna insanların dünyasında ölüm dendiğini.

Yürümeye başladım amaçsız bir şekilde. Ne kadar yürüdüm, kaç saat yürüdüm bilmiyorum. Yorulduğum için bir bahçe duvarının dibine sığındım. Bende hem annem hem de kardeşlerim gibi uyumak istiyordum. Soğuktan titreyen küçük bedenim yavaş yavaş uyuşmaya başladığında sen belirdin karşımda.

-Üşüyor musun küçük köpek.

Şimdiki haline göre küçücüktün benim gibi. Geri geri çekildim sanki duvarın içine girebilirmişim gibi. Yanıma çömelip ellerini uzattın. Diğer insanlar gibi zarar vereceğini düşünüp acı bir şekilde inledim. Hemen geri çektin ellerini ve gözlerimin içine bakarak ‘’Korkma’’ dedin bana. ‘’Sana zarar vermem’’. Ceketini ürkütmemeye çalışarak üzerime örttün. Uyuşan vücudum ceket sayesinde ısınmaya başlamıştı. Gittiğini düşündüğüm anda yanında yaşlı bir kadınla belirdin. ‘’Dadı’ ’diyordun ona. Diğer çocuklar gibi neden anne demediğini merak etmiştim. Sonradan baba benim annem gibi senin annenin de uyuduğunu.

-Daha yavruymuş bu.

-Dadı eve götürelim mi? Çok üşümüş ve korkmuş. Hem karnı da açtır süt veririz ona.

-Götürelim de baban çok kızar Elif.

-Dadı! Lütfen. Soğukta kalırsa ölür. Hem sen babamı ikna edersin. Söz söylenmeden ilaçlarımı alır, senin ve babamım her dediğini yaparım.

Yaşlı kadın uzun uzun baktı bana. Sonra da derin ir nefes alıp ‘’Tamam’’dedi. İncitmemeye çalışarak kucağına aldığında uzun zamandan sonra ilk kez korkmadığımı fark ettim. Kim bilir belki o anlamıştım en yakın arkadaşım olacağını.

İçeri girdiğimiz zaman bereni çıkardığında diğer çocuklar gibi saçın yoktu. Neden saçın yoktu ki?  Bazen günlerce eve gelmediğin olurdu. Baban o günlerden bir tanesinde anlatmıştı bana lösemi denilen bir hastalığın olduğunu. Burada sana bir sır vereyim mi Elif? Baban hep soğukkanlı ve sert görünürdü biliyorsun. Ama aslında hiç öyle değildi. Seni üzmemek için takındığı bir maskeydi sadece. Hastanede kalman gerektiğinde bana bakmak için eve gelir, senin durumunu anlatırdı bana. Soğukkanlı başlayan konuşmasının ortasında ‘’ Kızım iyileşecek değil mi Kar Tanesi’’ diye sorardı. Sesi çatlar ağlamaya başlardı.  O anlar konuşabilmeyi o kadar çok isterdim ki. Yanına sokulurdum destek vermek için bende dayanamaz gözyaşlarım serbest bırakırdı kendini. Baban ağladığımı görünce kucağına alır ‘’Üzülme’’ derdi. ‘’ O bizi bırakmaz.’’

Haklı da çıktı. İyileştin iyileştik. En mutlu anlarımdan bir tanesiydi ‘’Baksana Kar Tanesi saçlarım senin tüylerin gibi kıvırcıkmış’’deyişin.

Büyüyordu Elif. Sen hastalığını atlatıyor, bende korkularımdan ve hüznümden arınıyordum.

Ne çok şey paylaştın. Mutluluğunu, heyecanını, hayallerini ve daha fazlası… Bir tek canın yandığını belli etmezdin ne bana ne de babana. Çektiğin büyük acılara rağmen gülümserdin. Canım yandığımda gülümsemeyi senden öğrendim. Saklamaya çalışsan da hissederdim acını. Sen acı çektiğinde bende acı çekerdim. Sen de mutluyken bende mutluydum ilk âşık olduğunda duyduğun heyecanı bende duydum.

‘’Yeniden âşık olduğunu göremeyecek olmak ne kadar üzücü’’

10 yıl, 2 ay, 14 gün. Bu dünyadaki sürem. Dışarıda yine lapa lapa kar yağıyor. Çok yorgun hissediyor bedenim, göz kapaklarımı açık tutamıyorum artık. Ağladığını duyar gibiyim ama üzülme. Ben mutlu olduğum yere gidiyorum. Anneme ve kardeşlerime. Hem seni onlara anlatmak için sabırsızlanıyorum.

Gitmeden önce son bir ricam olacak senden. Anlat onlara Elif, bizim de karanlıktan korktuğumuzu bizim de açlıktan ağladığımızı anlat. Uzun süren kış gecelerinde soğuktan tir tir titrediğimizi, söyleyemesek de yardıma ihtiyacımız olduğunu anlat. Acıyı bizimde hissettiğimizi ve en önemlisi sevgiye ihtiyaç duyan bir kalbimiz olduğunu anlat. Sana güveniyorum ve her şey için seninle geçen bütün anılar için sana teşekkür ediyorum

‘’hoşça kal Elif. Kendine çok iyi bak’’

‘’Anne ben geldim’’

Gurbet TURAN


Like it? Share with your friends!

İncetezat Edebiyat
Kişisel yazılarınızı bize göndererek sitemizde yer almasını ve daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayabilirsiniz. https://www.incetezat.com/misafir-yazarlik/

6 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir