Açık E Sendromu


– Hoş geldiniz, hangi doktorumuza gelmiştiniz?

– Hoş buldum, psikolog Zeliha hanım’a. 17:30 radevusuyum.

– Kimliğinizi alabilir miyim? Hava bugün fena patladı. İsterseniz şEmsiyenizi girişe bırakabilirsiniz.

– Hanımefendi, şEmsiye değil, şemsiye! Şu e’leri kapatalım çok rica ediyorum, herkes mı aynıdır anlamıyorum çok mu zor bunu öğrenebilmek!

– Pınar Hanım, sakin olun, yanlış bir şey söylemedim.

– Tamam tamam sakinim, siz işleminize devam edin!

– ‘İşlemi bitir de doktorun yanına geçeyim artık. Gözüm yine seyirmeye başladı.’

– Pınar Hanım iki sayfanın da altına imza atar mısınız, kalEm hemen yan tarafınızda.

– Hanımefendi kalEm değil! Lütfen, kalem demelisiniz, sizin hiç  Türkçe öğretmeniniz olmadı mı canım!

Pınar, yüzünü eliyle kapatmaya çalışıyordu, gözünün seyirmesini durdurması imkansızdı. Etraftakilerin meraklı gözlerini de üzerine çekmeyi başarmıştı anında. Aslında sadece açık e sendromuna yakalanması değildi dikkatleri üzerine çektiren. Enerjisi, saçları, kıyafetleriyle de her zaman ilgi odağıydı.Dantelli lacivert eldivenleriyle, elleri ne kadar da zarif görünüyordu. İnce belini saran kabanı, yüksek topuklu çizmeleriyle kıskanç gözlerin kıskacındaydı. Bir de şu hastalığını sormasalar, hiç sormasalar keşke. Anlatırken bile sinirleri bozuluyor, gözünün seyirmesine engel olamıyordu.

Etrafı hızlıca süzdü, şu en dipteki koltuğa oturursa kimseyle muhatap olmak zorunda kalmaz, sırasını sessizce bekleyebilirdi. Kısa kısa seri adımlarla koltuğa ilerledi ve oturdu. Meraklı kalabalıktan uzaklaşabilmeyi başarmıştı, ellerinin titremesi hafiflemiş, nefesi normale dönmeye başlamıştı.

Eyvah, merakına yenik düşen beyaz saçlı yaşlı teyze, yüzüne oturttuğu kocaman gülümsemesiyle, bastonuna zor bela dayanıp Pınar’a doğru yürümeye başladı. Merak bir kediyi bir de bu teyzeyi öldürür! Teyze Pınar’ın yanına yerleşti.

– Geçmiş olsun gEnç hanım, neyin var?

Pınar çılgınlar gibi bağırmaya başladı, “Beni sizler delirttiniz! Aslında gelmezdim ben buralara! Hep sizin yüzünüzden, her şey sizin yüzünüzdeeeen! Bunlar ilkokul bilgileri ilkokuuuul.” Birden gücü tükendi ve koltuğun üzerine yığıldı.

Hemşireler Pınar’ı ayıltmaya çalışırken, Pınar gözlerini araladı.

– KEndine geliyor, kEndine geliyor!

– Kapatın e’leri lütfen! Yalvarıyorum! Ya da siz beni kapatın gitsin!


Like it? Share with your friends!

Dilek Gülcü
Kafası karışık, zamansızlığa hapis, kitapsever, müzikdinler, enstrumanist, yazar da çizemez, kedi annesi, çok düşünür az konuşur kurumsal hayatın içinde dünyalı bir yolcu. Şimdilik...

2 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir