Duygularımın Çıkmaz Sokağı


Hayatında çıkmaz sokakta olduğunu hissettiğin bazı durumlar elbette olacaktır. Böyle zamanlarda unutma, yanından biraz önce geçtiğin binanın diğer sokağa açılan bir arka kapısı olabilir!

Her insanın hayatında doğru yolda ilerlerken dönem dönem yanlışlıkla saptığı çıkmaz sokaklar olur. Bazen duyguları bu sokakta dolaşır, bazen kararları, bazen hırsları, bazen de hayalleri. Kendisinden ve binalardan başka kimse yoktur bu sokakta. Herkes bir gün bu sokağa girip yolun çıkmaz olduğunu fark eder. Çıkış yolu aramak yerine pes eder ve geri dönmeye çalışır. Geri dönerken de yaptığı hatadan dolayı sürekli kendini suçlar: “Neden girdim? Nasıl girdim? Şimdi işin yoksa aynı yolu geri dön, daha dikkatli olabilirdim” diye kendi kendisiyle adeta kavga eder çünkü insan en çok kendisine karşı acımasızdır. Hata yaptığını kolay kolay kabul etmez kabul ettiğinde ise kendini yerden yere vurur. Başkası hata yaptığında ise hemen kabulleniverir. Kendisine o hatayı yakıştıramadığı için kendisiyle sürekli tartışır ya işte ben de kendimle küs olduğum sokaktayım şimdi.

Ata’mızı sonsuzluğa uğurladığımız aydayım. İçimdeki güz yapraklarını döke saça ilerliyorum. Sağımdaki ve solumdaki yüksek binalardan diğer sokağı göremiyorum. Necip Fazıl Kısakürek’in en sevdiğim şiiri geçiyor içimden kaldırımlara her adım atışımda…

Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında,

Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.

Yolumun karanlığa saplanan noktasında,

Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum… 

Birden her yer kararıyor ve sen, güz yağmurları gibi içimden damla damla yağmaya başlıyorsun, Kısakürek’in “Kaldırımlar” ına. Her damlada tamamen gözümden akıp gideceksin diye bir korku kaplıyor yüreğimi tutmaya çalışıyorum seni ama ben sende en çok bitip gitmeyişini; yitip de bitmeyişini seviyorum. Anlayacağın üzere bugün duygularımın sokağındayım ben. Sağımdaki ve solumdaki binalar düşüncelerim, üzerine basıp geçtiklerim ise duygularım. Bu sokağa nerden girdiğimi ve neden girdiğimi bilmeden sokağın sonuna doğru  yol alıyorum. Amma da uzun sokakmış, git git bitmiyor. Sonuna geldiğimi hissederken hata yaptığımı anlıyorum. Heyhat! Yanlış sokaktayım. Bu bir çıkmaz sokak! Kızıyorum kendime, yakıştıramıyorum yaptığım hatayı. Arkama dönüyorum o kadar uzun yol gelmişim ki şimdi aynı yolu tekrar geri dönmek var. Bir çıkış yolu mutlaka olmalı diyorum her yolun bir çıkışı olmalı. İki seçeneğim var ya saatlerce damla damla sen akıttığım yoldan akıntıya ters yönde yüzerek geri dönmek ya da bir çıkış yolu yaratmak veya var olanı fark etmek! Artık geri dönemem binalarımdan sesler duymaya başlıyorum. “Geri dön, çıkış yok,  vazgeç!..”  diye fısıltılar… Sağıma soluma bakıyorum nereden geliyor bu ses? Bağırıyorum orada biri varsa bana yardım etsin diye: “En azından bir gün beni misafir edin NE OLUR! Çok yorgunum yarın geri dönerim lütfen!” diye bağırıyorum ses yok tekrar arkama bakıyorum. Ne kaldırım kalmış ne de yol. Her yer sen şimdi…  

Gözlerimdeki yaşlar sana karışıyor tekrar bağırıyorum, çaresiz hissediyorum ama pes etmemeliyim. Seslere kulaklarımı tıkıyorum çünkü biliyorum ki hayatımdaki en güzel şeyler tam da her şeyin kötü gittiği zamanda, tam pes ettiğim anda karşıma çıktı. Sağımdaki ve solumdaki binalara bağırmaya devam ediyorum. Bağırmaktan yorgun düşüyor bedenim ama pes etmiyorum. Önce sağımdaki binanın zillerini çalıyorum. Kimse açmıyor… Tek tek yakınımdaki binaları deniyorum, açan yok. Umutlarım da hava gibi kararmaya başlarken bir kapı açılıyor. Koşuyorum, hemen kapıdan adımımı atıyorum. İki daire sağda iki daire solda olmak üzere bir katta dört daire var. İlerliyorum, arka tarafa geldiğimde tam karşımda bir kapının daha olduğunu görüyorum. Üzeri bakır kalaylı bu eski kapı  girdiğim dış kapıya ne kadar benziyor. Kapıya yaklaşıyorum… Penceresinden içeriye giren ışık hüzmelerinin umut veren dansını seyrediyorum. Kapıyı açıyorum ışıktan gözlerimin kamaşması geçince etrafıma bakıyorum, sonunda diğer sokaktayım… 

VE SON OLARAK SEN, Hayatında çıkmaz sokakta olduğunu hissettiğin bazı durumlar elbette olacaktır. Böyle zamanlarda UNUTMA, yanından biraz önce geçtiğin binanın diğer sokağa açılan bir arka kapısı olabilir. 


Like it? Share with your friends!

Aslı Gökmen
“İnsan, kalbinde yaşadıklarını bir kitap gibi gözlerinde taşır ve bir insanı tanımak, kitabını okumak ile başlar.” Türkçe öğretmeni ve yazarımsı.

2 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  1. Ne kadar umut dolu bir yazı olmuş tebrikler yüreğinize 👍🌹 çok haklısınız tam da tüm umutların bittiği anda bir acil çıkış kapısı çıkar ya da güneş huzmeleri parlar 💙

    1. Çok teşekkür ederim değerli yorumlarınız için çıkış kapısı her zaman vardır yeter ki bakmasını bilelim 😊🙏🏻✍🏻 Saygıyla…