Okula başlıyor Ali. Topu tut, topu at, ata bak… Derken okumayı söküyor. Söküyor sökmesine de okuyup, araştırıp bir şeyler hakkında fikir edinemiyor. Çünkü öğretmeni onu bu zahmetten kurtarıyor! Onun yerine düşünüyor, doğruyu yanlışı belirliyor.
Resim dersi… Bütün sınıf aynı formatta resim yapıyor. Evet, öğretmen Ali ve arkadaşlarını hayal kurma zahmetinden de kurtarıyor.
Ali, bir hobi edinemiyor. Dersler dışında bir uğraşı yok. Çünkü o bir öğrenci ve sadece ders çalışması gerekiyor. Önünde liseye giriş sınavı var. İyi bir üniversite, iyi bir liseden geçer. Bu yüzden hunharca test çözüyor. Mutlu bir hayata giden yol nereden geçer? Bunu düşünen yok.
Bir öğretmenin bütün dersleri anlatmasının mümkün olmadığı gibi Ali de bütün dersleri anlamıyor doğal olarak. Ali; bir balıkken koşmaya, bir köpekken uçmaya zorlanıyor.
Ali; öğretmeninin hasta olmasına ders boş olduğu için seviniyor. Evet, eğitim sistemi ve okul bu kadar çekilmez.
Şiirler, sanatsal zevk almak için; formüller problem çözmek için vardır. Ezberlenmek için değil. Çoğu öğretmen bunu anlamıyor.
Ali; öğrenci kulübü veya seçmeli ders seçmiyor. Evet. Öğretmenler onu bu zahmetten de kurtarıyor.
Ali’nin ömrünün en güzel yılları aşağı yukarı böyle geçiyor. Çocukluğunu yaşayamıyor. Gelgelelim sınavlara hazırlanmak onu hayata hazırlamış olmuyor.
Sorumuz şu: Ali neden mutsuz?
Ali neden mutsuz olmasın ki ….mutlu olsa şaşmamız gerekmez miydi … sebepleri sıralamışsınız bir bir … selamlar kaleme
Tespitler mükemmel. Mutsuzluk nedenleri bu kadar güzel anlatılır ancak. Tebrik ederim kalemine sağlık Tuna.
harikasın arkadaşım.