Bir şeyi paylaşamıyorsam alacağım tepkiden korkuyorumdur. Sır olarak kalıyorsa bende. Ya hazır değilim yada çevrem buna hazır değildir.
O an sır diye tuttuğunuz şeye gün gelir anlatmak için hazır ve nazır olursunuz.
Çünkü 10 yıl önce ki siz, siz değilsinizdir artık.
İçinizde tuttuğunuz şeyin pek önemi kalmamıştır. Kafanızdaki gerçekliği değişmiş sır olmaktan çıkmış paylaşılabilir olmuştur.
Her şey her an değişebilir olduğu için sır olarak hiçbir şeyin kalmayacağına inanıyorum.
Siz değişmek istemeseniz bile yaşadığınız toplumun frekansı değişir siz uyumlanırsınız.
Hallac-ı Mansur’un enel hak dediği bir zamanların sırrıydı.
Her dönemin sır diye ortaya konulmayan konuları vardı. Ruhani gruplar bu duruma örnek gösterilebilir. Aynı şekilde Mürid mürşid ilişkisi yada El verme durumları gibi…
Bulundukları toplumun algılamayacağı şeyleri kendi aralarında aktarma şekilleriydi belki de.
Bugün ise insanoğlu değişmiş kendi kendinin müridi olmuştu. Kendi canlı yayınlarını yapmaya başlamış. Sırlarımız da pek kalmamıştı.
Tesla titreşimlerin sırrını çözmüştü. Ancak bir gün insanların her şeyin frekansı hakkında konuşacağından habersizdi.
Paylaşılmayan şeyleri paylaşmayı seviyorum ve frekans demişken. Beden odaklı yapılan seksin frekansı 240 orgazmın frekansı 540 olarak ölçülmüştür. (Frederick Dadson-Realms Of Consciuousness) Teslaya sevgiler…
Aynur Güleçal
sır ; insanın tutamayıp başkası ile paylaştığı şey değildir elbet. Sırrın sırrına vakıf olmak gerek.
Değişim ve dönüşüm kaçınılmaz bir son … kıyamet 🙂